PPR Boru Korozyon direnci ve kimyasal direnç açısından üstündür, bunun temel nedeni malzeme özelliklerinin çeşitli aşındırıcı maddelerin ve kimyasalların saldırılarına karşı direnç göstermesidir.
PPR boru polipropilenden yapılmıştır ve mükemmel korozyon direncine sahiptir. Özellikle endüstriyel uygulamalarda su, kimyasallar ve diğer sıvıların taşınması için özellikle uygundur. Korozyon direnci aşağıdaki yönlerde kendini gösterir:
PPR boru, klorür iyonları ve kalsiyum iyonları gibi sudaki çeşitli iyonlara karşı doğal bir dirence sahiptir ve metal borular gibi paslanmaz veya kireçlenmez. İç yüzeyi pürüzsüz olup uzun süre su ile temasından dolayı paslanmaz. Evsel su, içme suyu vb. suların uzun süreli taşınması için uygundur.
PPR boru çoğu zayıf asit ve zayıf alkali çözeltiye karşı iyi toleransa sahiptir. Bu, bazı asidik ve alkalin kimyasallarla çalışırken uzun bir servis ömrüne sahip olmasını sağlar ve kimyasal reaksiyonlar nedeniyle aşınmaz. Bu tolerans, endüstriyel atık su, kanalizasyon veya diğer kimyasal sıvıların taşınmasında olağanüstüdür.
Metal borularla karşılaştırıldığında PPR borularda elektrokimyasal korozyon olgusu yoktur. Metal borular nemli veya tuzlu ortamlarda elektrokimyasal reaksiyonlara maruz kalarak paslanmaya ve hasara neden olurken, PPR borular plastik olduğundan bu tür korozyona uğramazlar.
PPR boruları en yaygın kimyasallara karşı iyi bir direnç gösterir ve bu da onları çeşitli kimyasal taşıma veya atık arıtma boru hattı sistemleri için uygun kılar. Kimyasal direnci şunları içerir:
PPR borular çoğu inorganik asit, alkali ve tuza karşı güçlü bir dirence sahiptir. Örneğin seyreltik sülfürik asit, sodyum hidroksit, nitrik asit vb. PPR malzemeleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olmayacaktır, bu da onları aşındırıcı ortamları taşıyan kimyasal boru hatlarındaki uygulamalar için çok uygun hale getirir.
PPR boruların, alkoller ve eterler gibi çoğu organik çözücüye karşı belirli bir toleransı vardır, bu da bunların organik bileşikler içeren bazı endüstrilerde kullanılmasına olanak tanır. Bununla birlikte, benzen veya yüksek konsantrasyonlu klorlu hidrokarbonlar gibi bazı güçlü solventler, PPR borular üzerinde belirli bir etkiye sahip olabilir; bu nedenle, bu tür maddelerle temas ederken özel tasarımlar veya diğer özel borular gereklidir.
PPR borular son derece yüksek kimyasal stabiliteye sahiptir ve uzun süre kimyasallarla temas halinde olsalar bile kimyasal reaksiyonlar meydana gelmez, bu da boruların bozulmasına veya sızıntı yapmasına neden olur. Bu nedenle PPR borular kimya, ilaç ve gıda alanlarındaki boru hattı sistemlerinde yaygın olarak kullanılmaktadır.
Çelik borular ve bakır borular gibi geleneksel metal borular yüksek mukavemete sahip olmalarına rağmen korozyon direnci açısından PPR borulardan çok daha düşüktürler. Metal borular sudaki mineraller ve asit-baz çözeltileri nedeniyle kolaylıkla korozyona uğrar, özellikle çelik borular ve demir borular paslanmaya yatkın olduğundan tıkanma ve sızıntıya neden olur. PPR borular paslanmayacak ve kireçlenmeye eğilimli olmayacaktır.
PVC borularla karşılaştırıldığında PPR borular yüksek sıcaklık dayanımı, basınç dayanımı ve kimyasal direnç açısından avantajlara sahiptir. PVC borular da belirli bir korozyon direncine sahip olsa da, PPR borular yüksek sıcaklıktaki ortamlarda daha iyi stabiliteye sahiptir ve PVC gibi yüksek sıcaklıklarda yumuşamaz veya deforme olmaz.
PPR borular korozyon direnci ve kimyasal direnç açısından mükemmel performansa sahiptir, bu da onları su, kimyasallar ve çeşitli aşındırıcı sıvıların taşınması için ideal kılar. Metal borular ve diğer plastik borularla karşılaştırıldığında, PPR borular yalnızca sudaki iyon erozyonuna karşı direnç göstermekle kalmaz, aynı zamanda çeşitli asit bazlı çözeltilerin verdiği hasara da dayanarak hizmet ömrünü uzatır.